KİMİ OKUYALIM?

Okuduğum Elif Şafak’a ait kitaplar nedeniyle kitapsever arkadaşlarımla aram açıldı. Hatta tartıştık da diyebilirim.

Aynı arkadaşlar Orhan Pamuk okurken de tepki vermişlerdi. Ama Elif şafak okurken ipleri kopardık. Elif Şafak’ın bir röportajını ortak grubumuzda paylaştım. Adeta linç yedim.

Elif Şafak’ın söylemlerinden rahatsız olan arkadaşlar bana tepki koydular.

Bu iki yazarın söylemlerinden, düşüncelerinden rahatsız olup, onları yaftalamışlar. Beni de onların kitaplarını okuduğum için yaftaladılar.

Orhan Pamuk Nobel ödüllü yazardır. Elif Şafak ise kitapları elli dört dile çevrilmiş bir yazardır. Dünyanın tanıdığı ve okuduğu yazarlara burun kıvırmak neyin kafasıdır?

Madem kitapseversiniz, kendinizce çok kitap okuyorsunuz; dünyanın kabul edip okuduğu yazarlara ve onları okuyanlara saygısızlık yapmanızın nedeni nedir? Sevmeyebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz, okumayabilirsiniz ama sanatına ve emeğine saygı duyulmalıdır.

Sanatın; dili, dini, ırkı yoktur. Sanatın kendisi sanat olduğu için değerlidir. Edebiyat ise en büyük sanatlardandır.

Elbette yazarı, eserinden ayrıştırılamaz. Yazar siz gibi düşünmüyor diye eseri yerden yere vurulamaz. Yazarın dünya görüşü eleştirilebilir ama ortaya koyduğu ürünü, eseri yani sanatı sırf yazarından dolayı hem de okumadan değersizleştirilemez.

Bu şuna benzer. Diyelim ki öğretmensiniz yaramaz mı yaramaz, kurallara uymayan bir öğrenciniz vardır. Yazılı yoklamada tam notu hak ediyordur ama siz ona yaramaz olduğu için zayıf not veremezsiniz. Hak ettiği not neyse onu verirsiniz.

Bizim gibi düşünmeyen farklı dünya görüşünde olan yazarların da eserleri özellikle okunmalıdır. Okumadan, bilmeden bir değer biçilemez. Elif Şafak da röportajında diyor ki kitabımı okumamış ama eleştiriyor.

Yaşanılanlar adı geçen yazarlar üzerindendi. Ama bu zihniyette olanlar yarın da başka bir yazar için aynını yapacaklardır. Yani bugün bu yazarlar yarın başka yazarlar. Sorun zihniyette, sergilenen tutumda, bakış açısında. Benim de dikkat çekmek istediğim asıl konu budur.

Bunu yapan kişiler üstelik de kitap okuyanlardır. Anlayacağınız durum daha da vahim. Okuduğundan çıkarımda bulanamıyorsan, okudukların seni değiştirip dönüştürmüyorsa boşuna okumuşsundur. Zaman kaybından başka bir şey değildir.

Sakın ha! Kitap okuyanları eleştirdiğim düşünülmesin, okuyup içselleştiremeyenleri eleştiriyorum. Kusura bakmayın bende sizi yerden yere vuruyorum. Kendi küçük dünyanızdan çıkın etrafınıza bir bakın dünya hızla değişiyor. Değişime ayak uyduramayanlar yok olmaya mahkumdur. Yerinde saymak ruhun ölümüdür.

Sanat; Beğenmeseniz de beğenmeseniz de vardır, var olmaya devam edecektir, asla yok sayılamaz.

Muazzez TOĞRUL

Çiğli Güncel  

Lütfen yorum yapınız. Mail adresiniz görünmeyecektir. * alanlar gereklidir.


  • Burhan KAYA +2
    17.Ağustos.2025, 13:58

    Değerli hocam; Düşünceler ve bakış açılar insanoğlundan insanoğluna sürekli değişim göstermiştir. Ama şu bir gerçektir ki, insanlar düşünceleri ile karakter yapılarını oluştururlar. İnsan düşüncelerinin efendisi, karakterin kalıpçısı, çevrenin, şartların ve kaderin yaratıcısı ve şekillendiricisidir. Onun içindir ki, Siz yazarlar olarak yazılan ve okunan her kitabın içinde mutlaka gereken doğru ve düşüncelleri kendinizce değerlendirmeye alarak ve gözlemleyerek yazarsınız. Bu sizin o güzel bakış açınızın bir göstergesidir. Değerli Hocam; Her düşünce silsilesi, iyi yada kötü olsun, sonuçlarını karakter ve koşullar üzerine yansıtır. Nefret dolu ve kınayıcı düşünceler suçlama ve şiddet alışkanlıklarında ortaya çıkar, zarar ve zulüm şartlarında somutlaşır. Temiz düşünceler hoşgörü ve öz denetim alışkanlıklarında ortaya çıkar, dinginlik ve huzur şartlarında somutlaşır...Onun içindir ki, kim ne düşünürse düşünsün onun düşüncesi onun karakter yapısının doğal ürünüdür...Sevgi ve saygı ile kalın...

PİYASA VERİLERİ

    Alış
    Satış
    Alış
    Satış
    Alış
    Satış

HAVA DURUMU

IZMIR HAVA DURUMU